Ana içeriğe atla

Bitkilerden ekstrakt elde etme yollari :TENTÜR DENEYİMİ

Bitkilerden ekstrakt elde etme yollari :TENTÜR DENEYİMİ

Bilindiği üzere 100 mgr bir ekstrakt elde etmek için ortalama 50 kg.bitki kullanmak gerekiyor,dolayısıyla ekstrakt çok değerli bitki etken maddelerini içeriyor o yüzden bu konuya biraz kafa yoralım istiyorum.
Ekstrakt için birkaç tanım buldum:

Ekstrakt Nedir ? 

Kurutulmuş bitkilerden, özel ekstraksiyon yöntemleri kullanılarak, ayrıştırma (osmoz) işlemlerinin gerçekleştirilmesi sonucunda elde edilen, ilaç hammaddesi olarak da kullanılan bitki özlerine (etken maddelere) "EKSTRAKT" denir.

Ekstrat nedir ?

Tam karşılığı bitki özüdür . Şifalı bitkilerin yoğunlaştırılmış özlerini elde etmek Fitoterapi bilgisi gerektirir .
Her bitkinin özü farklı çözünürlüktedir , bazıları kolayca suda çözülür , bazıları alkolde , bazıları yağ içinde veya gliserinde çözülürler . Bu işlemin aslı damıtma dır , çünkü bazı maddeler uçucu eterik yağlar mesela kolayca kaybedilir .
İşlem sırasında ısı ugulama da gerekebilir .
Bunu ayarlamak ev şartlarında zordur ve bitkilerle ilgili derin bilgi gerektirir .
Ekstratlar 3 şekilde hazır edilir , sıvı (extracta fluida), yoğun (extracta spissa) ve kuru (extracta sicca) .
Birincisi, damıtma yöntemi:
Bu yöntem de etkin maddesi alınmak istenen bitki mümkünse bakır bir kazana alınıyor. Bitki ağırlığının 3-6 katı kadar su ilave ediliyor. Ağzı kapalı bu kazanın tepesinde kaynatma sırasın da ortaya çıkacak buharın yol alması ve yavaş yavaş da soğutulması için ince bakır helezon boru sistemi bulunuyor.

Daha sonra kazan 65-70 C derece aralığına ısıtılarak kazan içerisinde bulunan su katılmış bitkinin içerisinde ki etkin maddenin su buharı ile borudan geçerek kazandan ayrılması ve bir yerde toplanması amaçlanıyor.

Diğer bir yöntem ise: etil alkol yardımı ile etkin maddenin ayrıştırılması. Bu yöntem de 96% saflık da etil alkol içerisine etkin maddesini aktarmak istediğimiz bitkiyi alarak belirli bir süre bekleniyor.

Bekleme süresi ve bekleme şekli ( oda ısısı, gölge, güneşte, soğuk da bekletme gibi ) bitkinin sahip olduğu etkin maddeye göre değişmekle beraber, tanen li, acı madde içeren maddelerin karanlık ya da gölge de, uçucu yağlar içerenlerin ise güneşli ve oda sıcaklığında bekletilmesi yöntemleri kullanılıyor.

Çoğunlukla likör üretim yöntemleri bu şekilde olsa da, her türlü bitkinin özü de alkol yardımı ile bitki den ayrıştırılabilir.

Alkol kullanmak istenmediği zamanlar da:, bazı etkin maddelerin alkol içerisin de bozulduğu bilindiğinde sirke kullanımı yöntemine gidiliyor.

Normal ısıda sirke bulunan kaba yine belirli süre bekletirek etkin maddesinin ayrıştırılması istenilen bitki konularak ağzı kapalı bir yerde belirli bir süre bekletiliyor.

Bu süre içerisin de bitki sirkeden su emerken içerik özünü de sirkeye aktarıyor.

Görüldüğü gibi arkadaşlar tentür tabir ettiğimiz ve benim de ilk deneyimimi yaptığım bu yöntem bitkilerden ekstrakt elde etmek için kullanılıyor artık kendimize saç tedavisinde kullanmak üzere çeşitli bitkilerin tentürlerini gönül rahatlığıyla yapabiliriz bundan böyle.



tentür yapımı icin recete

1-Bir cam kabın(kavanoz veya şişe) 1/5 bölümü, ince kıyılarak kurutulmuş bitkiyle doldurulur ve üstüne 30-35 derecelik alkol-su karışımı, çalkalanabilecek kadar bir boşluk bırakılarak doldurulur ve kapak iyice kapanır. Taze bitki kullanımında ise, ince kıyılmış bitki miktarı, kuru bitkinin iki katı, yani kabın 2/5 bölümü olmalıdır.
2-Cam kap 2 hafta boyunca sıcak bir ortamda bekletilir ve günde 2-3 kere iyice çalkalanır.
3-Süre sonunda, şişedeki sıvı, dört kat edilmiş tülbentten geçirilerek iyice süzülür. 1-2 gün bekletildikten sonra bir kez daha tülbentten geçirilerek süzülür ve koyu renkli şişelere aktarılarak, şişelerin ağzı sıkıca kapatılır. Elde edilen bu başlangıç tentürü, serin bir ortamda saklandığında, kullanım süresi 2-3 yıl civarındadır.
Tentürün inceltilerek güçlendirilmesi: Bazı bitki tentürlerinin kullanımında başlangıç tentürü tercih edilir. Ama tentürler genellikle inceltilip-güçlendirilerek kullanılır ve bu konudaki tercihler, konu literatüründe (Homöopathie) tespit edilmiştir.
İnceltme-güçlendirme yöntemi: 1 ölçü başlangıç tentürü, 9 ölçü 30-35 derecelik alkol-su karışımı ile koyu renkli küçük bir şişede inceltilir ve iyice çalkalanır. Elde edilen tentür, desimal ölçüye göre, D1’dir ve şişenin üstüne, kullanılan bitkinin adı, tentür yapımının tarihi ve incelti derecesi (D1) bilgilerini içeren bir etiket yapıştırılır. D 1 inceltisinden alınan bir ölçü, aynen yukarıdaki gibi 9 ölçü alkol-su karışımıyla inceltilir, iyice çalkalanır ve D2 olarak etiketlenir. Böylece, kullanımı önerilen incelti derecesine ulaşılır (D4, D6 veya D 20 vs).
Homöopathie biliminde (tentür ile tedavi) 2 yüzyıl boyunca yapılan sürekli araştırmalar ve insan üzerinde yapılan deneylerle, hangi hastalıklara karşı hangi bitkisel, hayvansal veya mineral tentürün hangi incelti derecesinde, hiçbir yan etki yapmadan başarılı olabileceği kesinlikle saptanmıştır. Homöopathi yöntemleriyle yapılacak tedavilerde, konu literatüründe yerini almış olan bu incelti derecelerine ve kullanım dozajlarına mutlaka uyulmalıdır.
Bazı hastalıklara karşı çok yüksek incelti dereceleri (örneğin D30) önerildiğinde, konunun yabancısı olan kişi şaşkınlığa kapılabilir, ama bu tespitler kesinlikle doğrudur, çünkü tentürlerin etkinlikleri genelde inceltildikçe artar!
Tentürler, kullanım miktarları göz önüne alındığında, bitki çaylarından çok daha etkilidirler. Çok değişik kullanım biçimleri vardır. Doğrudan dil üstüne, biraz suya karıştırılarak veya sıcak suya karıştırılarak kullanılırlar. Alkol almak istemeyen veya alkol yasağı altında olan kişiler için sıcak su karışımı idealdir, çünkü alkol sıcak suyun içinde kısa sürede uçar ve geriye yalnızca bitkisel etken maddeler kalır. Tentürler ayrıca, tam veya yarım banyolara eklenerek de kullanılabilirler.
Ayrıca, bitki şarapları da hazırlanabilir. Bu şaraplar çok lezzetli olabilir, ama tentürler gibi uzun ömürlü olmazlar. Şifalı bitkiler bölümünde bu tür reçetelerle tanışacaksınız.
Sirke Tentürleri
Tentürler, alkol yerine sirke ile de hazırlanabilir. Sirke asidi de aynen alkol gibi, bitkinin etken maddelerini açığa çıkarır ve konserve eder. Bu işlem için özellikle elma sirkesi uygundur, çünkü elma sirkesinde zaten sağlığı destekleyici etken maddeler vardır. Kimyasal sirkeler kullanılmamalıdır. Hazırlama yöntemi aynen alkollü tentürlerdeki gibidir. Eğer elma sirkesine aromalı bitkiler eklenirse, mutfakta da kullanılabilecek çok hoş kokulu bir sirke elde edilmiş olur.
Şurup
Tadı kötü olan sıvı ilaçlarda(bitki çayı veya tentür), tatlandırıcı bir katkı kullanmak yararlı olabilir. Böylece, çocuklara verilecek öksürük çayları veya bitki özsuları lezzet bakımından cazip kılınmış olur.
Basit bir şurup şöyle hazırlanabilir: Bir kilo toz şekere yarım litre kaynar su eklenir ve hafif ısıda, şeker eriyip sıvı kaynamaya başlayana kadar sürekli karıştırılır. Kaynamaya başladığında hemen ocaktan çekilir.
Bu basit şurup, tentürlerle çok iyi uyum sağlayabilir. Bir ölçü tentür ve iki ölçü şurup iyice karıştırılır ve koyu renkli bir şişeye aktarılır, kapak iyice kapatılır ve serin bir ortamda saklanır. Taze bitki özsuları veya bitki çayları da şurupla karıştırılarak kullanılabilir. Özellikle, bitki özsuları ile öksürüğe karşı hazırlanan şuruplar başarıyla kullanılabilir.
Kurutulmuş Bitkilerin Doğrudan Kullanımı
Bazen kurutulmuş bitkilerin doğrudan kullanımının da yararlı yönleri vardır. Örneğin, tadı kötü olan bir bitkinin tadı alınmadan kullanılması ve bitkinin tümünün, odunsu bölümleri de dahil olmak üzere kullanılabilmesi. Daha da önemlisi, fazla sıvı almaması gereken (örneğin ağır böbrek hastası) kişilerin de bitki kullanımından yararlanabilmeleridir. Tabi ki elde edilecek yarar bitki çaylarına oranla daha az olacaktır, ama sonuçta küçük oranlarda önemli bir etki yaratabilirler. Kuru bitki kullanımının bir dezavantajı da, bitkilerin tadının alınamamasıdır. Çünkü acı madde bitkilerinin öncelikli etkisi, tat alma duyusunun beyne gönderdiği uyarılarla gerçekleşir. Bu tür bitkiler kapsüllerin içinde alındığında, etki azalacak ve hatta hiç ortaya çıkmayacaktır. Ama kişi yine de bitkileri kuru biçimde kullanmak istiyorsa, bitkileri elden geldiğince inceltmeye, toz haline getirmeye çalışmalıdır. Ancak bu durumda bitkinin tüm hücre duvarları yıkılacak ve böylece etken maddelerin beden tarafından özümlenebilmesi kolaylaşacaktır. Bu kullanım biçimi için gereken boş kapsüller eczanelerden veya ecza depolarından temin edilebilir.
Bitkilerin Dıştan Kullanım Biçimleri
Şifalı bitki bileşimlerinin bedene deri yoluyla da girebileceği gerçeğinden yola çıkılarak, şifalı bitkilerle tedavi biliminde bu amaçla pek çok yöntem geliştirilmiştir. Örneğin, vajinal yıkamalar da, içten kullanım izlenimi vermelerine rağmen, genel anlamda dıştan kullanım kategorisine girmektedir.
Banyolar
Yarım litre bitki çayı katkısıyla hazırlanan bir tam banyo, bitkisel etken maddelerin deri yoluyla alımının en etkili ve keyifli biçimidir. Bir başka seçenek de, oturma banyosu veya el ve ayak banyolarıdır. Çayı içilen her bitki banyo katkısı olarak da kullanılabilir. Tabi ki, şifalı bitkiler fevkalade kokulu banyolar için de kullanılabilir.
Rahatlatıcı banyo katkıları için birkaç örnek: Yatıştırıcı ve aynı zamanda da hoş kokulu bir banyo için, lavanta, oğulotu, mürver çiçeği veya biberiye katkısı kullanılabilir. Dinlendirici ve iyileştirici bir uyku sağlayabilmek için, kediotu kökü, şerbetçiotu veya ıhlamur katkılı bir banyo çok etkili olabilir. Uykusuz çocuklar veya diş çıkaran bebekler için, mayıs papatyası veya ıhlamur katkıları kullanılabilir. Ateşli hastalıklarda veya kan dolaşımının uyarılması gereken durumlarda, zencefil ve civanperçemi gibi uyarıcı ve terletici etki içeren katkılar çok rahatlatıcı olabilir.
Bunlar yalnızca birkaç örnektir. Öteki bitkileri de kişi kendisi bulabilir. Ayrıca eterli uçucu yağlar da, birkaç damla olarak banyo suyuna eklenebilir. Bitkisel katkılı tam banyolar, banyo küvetinde, 37-38 derece sıcaklıktaki suyun içinde 15-20 dakika kalarak yapılır. Süre sonunda kurulanmadan bir bornoza sarılıp, yatakta bir süre dinlenilmelidir. Oturma banyoları, el ve ayak banyoları da 10-15 dakikalık bir sürede yapılır. Banyolar sırasında ve sonrasında üşütülmemeye büyük özen gösterilmelidir.
Önceden hazırlanan bitki çaylarının banyo suyuna eklenmesi yerine, bir tülbendin içine bağlanan bitkiler sıcak banyo suyuna atılabilir ve böylece daha taze bir banyo katkısı elde edilmiş olur.
Vajinal Yıkamalar
Dıştan kullanımın bir başka türü de vajinal yıkama yöntemleridir ve lokal enfeksiyonlara, tahrişlere, mantar rahatsızlıklarına karşı uygulanır. Her yıkama için taze bitki çayı hazırlanmasına gayret edilmelidir. Bitki çayı beden ısısına uygun derecede ılıklaşınca (37 derece), yıkamada kullanılacak olan şırınganın içine çekilir ve vajinanın içine boşaltılır. Sıvının vajinada uzun süre tutulmasına gerek yoktur. Vajinal yıkamayı gerektiren rahatsızlıklarda, belirtinin sona ermesinden 3-4 gün sonrasına kadar yıkama günde 3 kere uygulanmalıdır. Ama 5-6 günlük bir tedavi sonrasında bir rahatlama olmadığında uzman doktora başvurulmalıdır.
Merhemler
Çeşitli merhem yapma yöntemleri vardır ve bu çeşitlilik genelde kafa karıştırıcıdır. Ben burada size basit bir geleneksel yöntemi açıklamaya çalışacağım: Merhemde kullanılacak taze bitki veya bitkiler çok ince kıyılır (iki büyük avuç dolusu). Yarım kilo margarin bir tencerede eritilir ve kızartma yapma kıvamına kadar kızdırılır, bitkiler yağın üstüne eklenir ve karıştırılır. Arada bir karıştırılarak 2-3 dakika pişirildikten sonra tencerenin kapağı kapanır ve demlenmeye bırakılır. Bir gece boyunca serin bir ortamda bekletildikten sonra, ertesi gün yine ocağa koyulur ve hafif ısıda erimeye bırakılır. Bir yandan da, 200g kadar vazelin bir başka kapta eritilmeye başlanır. Bitki yağı iyice ısındığında, üstüne tülbent serilen bir süzgeçten geçirilerek süzülür ve damlamaya bırakılır. Posa sıkılmamalıdır, aksi halde bitkinin özsuyu da yağa karışır ve merhem tabanına çökerek küflenir. Süzülen margarinle öbür tarafta eriyen vazelin birbirine eklenerek karıştırılırken, merheme hoş bir koku kazandırmak için, karışımın içine 15-20 damla bitki esansı (kekikotu, muz, elma veya lavanta) damlatılır ve iyice karıştırılır. Ayrıca, eğer istenirse, merheme iyi bir kıvam kazandırmak için, 20-30g kadar hakiki balmumu da eritilerek, merhem sıvısı sıcakken eklenir ve çok iyi karıştırılır. Vazelin nedeniyle merhem hızla katılaşacağı için, önceden hazırlanmış olan temiz merhem kaplarına aktarılır ve iyice soğuyana ve nemi uçana kadar kapların ağzı kapanmaz. Bu merhem aylar boyunca bozulmadan kullanılmaya hazır halde bekler. Buzdolabına gerek yoktur, ama sıcak ortamda bekletilmemelidir.
Aslında, derinin en iyi biçimde emebileceği merhem dolgu maddesi domuz içyağıdır. Kokusundan ve niteliğinden rahatsız olmayanlar, margarin yerine domuz içyağı kullanabilirler. Hatta, vazelin bile katmadan, merhemleri yalnızca bu hayvansal yağla hazırlayabilirler, ama bu tarz merhemin sürekli buzdolabında saklanması gerekir.
Kompresler
Sıcak bir kompres, iyileşmeyi hızlandırabilmek için, şifalı bitkilerin deriyi etkileyebilmelerini sağlayan çok yararlı bir uygulamadır. Temiz bir bez veya pamuk sıcak bitki çayına batırılıp, hafifçe sıkıldıktan sonra söz konusu bölgeye uygulanır. Kompreslerin etkili olmaları sıcak kalmalarına bağlıdır. Bu nedenle kompresler sık sık tazelenir veya bir naylon parçasıyla örtüldükten sonra, üstüne sıcak bir termofor koyulabilir.
Yara iyileştirici, uyarıcı ve terletici bitkilerin tümü kompresler için uygundur. 

Yorumlar

  1. Selmlar kardeşim bari bu yazıyı aldığıniz kaynağını yazarını da paylasydin daha kıymetli olurdu.Bu yazının olduğu kitap benim elimde de var çok kıymetli bilgiler o yüzden yazana, araştırana, yayinlayana, saygı için paylaşmak lazım kaynakçayi

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mdrhaba, Kitabin adini paylasabilir misiniz?

      Sil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar